İzleyiciler

1 Aralık 2014 Pazartesi

Hayvan olan hangimiz?

BU MAKALEM TARAFIMDAN MAKALE.EKİSPAZARİ.COM SİTESİ İÇİN YAZILMIŞTIR. BLOGUM DIŞINDA HİÇ BİR YERDE YAYINLANAMAZ.
Her gün internette, sanal alemde farklı siteleri inceliyorum. Geçen gün bir video izledim. Küçük bir köpek sevmediği bir insanın kucağında ölü taklidi yapıyor. Aslında çok komikti gerçekten. O sevmediği insan köpeğin sahibin evine misafir gelmiş. Malum ki, köpekle daha önceleri de karşı karşıya gelmişler. Köpek kendi sahibinin kucağında oyuncu ve çok sevimli olduğu halde, diğer şahısın kucağına gitmek istemiyor. Gittiğinde de ölmüş gibi yapıyor. Gerçekten ölmüş gibi.
Sokakta köpeği öyle halde görseydim ölmüş sanardım. Hem de bir kaç saniye ve ya dakika değil, o şahısın kucağında durduğu sürece. Ne alaka yazıyla diye bilirsiniz. Alakası büyük. Düşünün, köpek sevdiği insanın kucağında çok dinamik, sevimli ve haraketliyken,sevmediği insana ölü taklidi yapıyor. O bir evköpeğiydi. Isırmıyor sevmediği insanı. Sadece ölü taklidi yapıyor. Aslında köpeğin verdiği mesaj açık aşikar ortalıkdaydı. Köpek o insanı sevmiyor, onun kucağında durmak bile istemiyor, ölmeyi o insanla oynamaktan daha üstün görüyor. O hayvan sebepsiz yere mi böyle yapıyor? Hayır. Belli ki, o insandan ne zamansa kendisine karşı ya bir bağırtı duymuş,ya bir tekme yemiş, ya da o insanın samimi olmadığını hiss ediyor. Evet, evet. Hayvanların duyğuları insanların duyğularından daha çok hassas.
Her gün işe,okula,markete, gezmeye,oraya, buraya giderken belki onlarla kopek, kedi, kuş ve hayvan türü görüyoruz yollarda. En çok bu üçüne rastlanır. Sokak kedilerinin ve köpeklerinin bakışlarına bakın bir anlık. İnsanlara nasıl korkara bakıyorlar. Yanlışlar mı? Değiller. Bakmayın siz onların öyle insanların yanında sakin,sessiz yürüdüklerine,bakmayın hala bazı gerçek hayvanseverler onları “oğlum”, “kızım” diye seslediklerinde yanlarına giderek masumca yüzlerine bakmalarına.. İnsanlardan kim bilir ne dayaklar yedi o zavallılar. Sizce yokmu bu gün dilsiz-ağızsız hayvanlara eziyet edenler? Yokmu? Dolu-dolu.İnanın etrafımız hayvanlaşmış insanlarla dolu-dolu. Açın inceleyin siteleri. Googlede hiç bir şey değil, sadece “Hayvanlara edilen zulümler”kelimesini yazsanız çıkacak görsellere, videolara ve yazılara acısız bakamazsınız. Bunu yapan insanlık olamaz.. Bunu yapan insan adını taşıyanlar olamaz demek isterim, bağırmak isterim tüm gücümle. Ama malesef onlar.. 

Doğanın psikolojisini bozduk, yazda kışı yaşıyoruz, kışda yazı yaşıyoruz. Bİr güneş çıkıyor,bir yağmur yağıyor. Dışarı çıkarken montla plyaj geyimini aynı anda giyecek kadar gülünc durumlar bekliyor bizi çok kısa zamanda. Şimdi de hayvanların psikolojisini bozmaya geçmişiz. Sonra “Aaa beni ısırdı” diyoruz. O hayvanın yerine ben de olsam ben de ısırırım daha bana eziyet eden canlıya benzer canlı nerde görsem.
Bir kaç site var hayvan sahiplendiriyolar. Kimileri gerçek hayvan sever, alıyor bir ömür boyu bakıyoro hayvana. Hem de gözü gibi. Bazıları da bir kaç günlük zevk uğruna alıyor. Sonra hıhh oynadı doydu bırakıyor sokaklara. Bakın, bu da bozuyor o zavallı hayvanlarin psikolojisini. Ev ortamına alışan hayvan sokaklara alışamıyor. Hayvanların depresyonu insanların depresyonundan daha güçlü oluyor. Barınaklar bu gün dolu-dolu zavallı hayvanlarla. Bir kab mamaya, bir azcık suya hasretler. Kendimizi,zevklerimizi,ceblerimizi düşünmekden onları düşünmez hale geler olduk. İnsanlıktan çıkar olduk. Ne olurdu, her kes bir miktar parasından geçse.. İki kutu mamayı o zavallılara armağa etse.İnanın o kadar pahalı da değil. Her gün binlerle bize gerekmeyecek ıvır-zıvır alarız. Onların parasının yarısı belki o mamalar. Yapamıyorsanız kapınızın önüne birazcık su koyun,camınızın önünde miyavlayan kediye (ve ya malulca bakan köpeğe, ya da civ-civleyen kuşa)birazcık yemek verin,su verin. İnanın, ihtiyacı olmazsa hiç bir hayvan türü sizi rahatsız etmez. Onlar için de insanları rahatsız etmek hoş değil… Biz onlara zülüm etmedikce Yüce Mevlamız da rahmetini artırır bize.. Hiç bir şey yapamazsak, su, yemeği bile onlara kıyamazsak da olur. Yeter ki,zulum kıymıyalım onlara…

Hiç yorum yok :